Beyoğlu Refia Övüç Kız Teknik Öğretim Olgunlaşma Enstitüsü’nden Oya İşkar’la okulun satışa çıkış sürecini ve sonrasında gelişen muhalefeti konuştuk.
Beyoğlu Refia Övüç Kız Teknik Öğretim Olgunlaşma Enstitüsü’nde resim öğretmenisiniz. Okulunuzun satılacağı bilgisine nasıl ulaştınız? Süreç nasıl gelişti? Bunu biraz anlatabilir misin?
İl milli eğitim müdürlüğünden defalarca telefon gelmiş olduğunu öğrendik. İdareden çeşitli bilgiler istenmiş; tapu belgesi, öğrenci bilgileri, kimlikler, nerede oturdukları, okula uzaklık-yakınlık vs. gibi durumlar hakkında bilgi istenmiş. Çeşitli sebeplerle okulu gezmek için insanlar gelmeye başladılar. Sanki alıcı gözüyle bakıp gidiyorlardı. Bu bile okulun satılmak istenmesinin bir göstergesiydi.
Okulun satılacağı bilgisi dolaşmaya başlayınca bunun orada bulunan öğretmenler, öğrenciler, hizmetliler arasında nasıl bir etkisi oldu?
Tabi, okulun satılmasını okuldaki hiç kimse istemiyor. Okuldaki farklı sendikalı arkadaşlarla konuştuğumuzda ortak bir sorun olması nedeniyle bağlı olduğumuz sendikalara haber vererek bir toplantı örgütleyelim dedik. Ben de kendi sendikam ile görüştüm. Ancak diğer sendikalardan pek haber alamadık.
Peki sonrasında eylem yapma fikri nasıl oluştu? Eylemin etkisi ne oldu?
Okulun satılacağı bilgisini Eğitim-Sen’e taşıdıktan sonra Okuluma Dokunma İnisiyatifi meseley üzerine aldı ve bir eylem yapmaya karar verdik.
Bunun dışında bir gelişme olmadı, sit alanı raporu alındı. Basında, o gün tesadüfen ordan geçen Özdemir İnce, durumu görünce köşesinde bu konuya değindi. Eylem sonrasındaki süreçte İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okul idaresine okulun satılmayacağı söylendi.
Okulun satılmayacağı yönündeki bu duruma okulda bulunanlar nasıl bakıyorlar, ikna oldular mı? Sen nasıl bakıyorsun?
Okul çalışanları sit alanı raporu olduğu için bu okulun satılmayacağını düşünmekteler. Okuldaki öğretmenler, öğrenciler ikna olmuş görünüyorlar. Ben açıkçası şüpheyle yaklaşıyorum. Peşini bırakmamak, sürekli takip etmek gerektiğini düşünüyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder